Sınıfımızın jönü Murat, herkesin sevdiği bir arkadaşımızdır. Okulla arası pek iyi olmayan Murat’ın, Edebiyat hocamızla bu konuda yaptığı tatlı sohbetler ile hemen hemen her edebiyat dersini kaynatır. Her ne kadar okula geldiği günlerin sayısı iki elin parmaklarını geçmese de, bu sayılı günlerde her hocanın dikkatini celbederek, tahtaya dikilmekte üstüne yoktur. Murat, uzaktan bakıldığında kendi dertleriyle uğrasan biri gibi görünse de, arkadaşlarını seven ve dert dinleyen bir kişiliğe sahiptir. Herkesin hayal ettiği, fakat çok az kişinin başardığı dünyayı umursamazlık, Murat’ın dış yapısını oluşturur, iç yapı özellikleri ise duygulu, alçak gönüllü ve kişilik sahibi diye sıralanabilir. Saçları ve kazakları sayesinde Nuri Bey’in yetiştirdiği “Kapıdan geri, pencereden içeri” türü atlet olmuştur. Murat’ların evi, sınavlardan önce çalışılan yerlerden biridir. Bu sevimli, iki katlı evde çalışmak kadar, annesinin yaptığı yemekleri yemek de ayrı bir zevktir. Bu çalışmalar sırasında Murat’ın kahve yapmaktaki ustalığını öğrendik. Ders arasında içilen bu kahvenin tadını unutmayacağız. Doktor olmak isteyen arkadaşımıza yaşam boyu mutluluklar dileriz. |